22 Aralık 2014 Pazartesi

PRAG GEZİSİ..kış, 3 gece 4 gün

Prag tatili...
Aralık 2014...

Yol...
Kızımızı bavuluyla beraber 1 gece önceden babaanneye teslim ettik.  Eşimle başbaşa bir tatil için yolculuğa hazırız.  Pegasus ile önce İzmir'den İstanbul'a, İstanbul'dan da Prag'a uçtuk. İstanbul Prag 2,5 saat sürüyor.
Bu seyahatte bana Harlan Coben Asla Vazgeçme kitabı eşlik ediyor. Yol çabuk geçiyor. Gökyüzünden manzara çok hoş.

Döviz bozdurma...
Prag Havaalanında pasaport kontrolünden önce Eurolarımızı Çek Korunasına çeviriyoruz. İzmirde hiçbir dövüz bürosu koruna satmıyor. Bu yüzden euro ile gitmeniz veya banka mevduatınızda orada ATMlerde bozdurmak üzere TL bulundurmanız gerekiyor.

Otele gitmek için Araç bekliyor...
Prag havaalanından şehir merkezine otelinize gidebilmeniz için ya toplu ulaşım, ya taksi kullanmanız ya da özel şöförlü araç kiralamanız gerekiyor. Ben arkadaşımın tavsiyesi üzerine hem konforlu hem taksiye göre ekonomik olan şoförlü araç sçeneğini tercih ettim. Uçak biletlerinizi alıp, otelinizi belirledikten sonra www.24atp.com adresinden bu araç için rezervasyon yapabilirsiniz. Ben gitmeden bir hafta önce rezervasyonu yaptırmıştım. Havaalanı yolcu çıkış kapısında şöförümüz bizi bekliyordu.
Praha 1 bölgesinde yer alan otelimize gitmemiz trafik saati olduğundan 30 dakika sürdü.

Otele yerleşme ve keşif...
Oteli seyahat tarihinden 2 ay önce booking.com aracılığıyla ayırttım. Prag'da otel seçiminde bizim için önemli olan şehir merkezinde, şehrin kalbinde olmaktı. Yürüyerek gezeceğimiz şehir bizi yordukça otelde dinlenebilecek veya akşam yemeği öncesi otele uğrayarak bir kıyafet değişimi yapabilecektik. Bu yüzden Old Town, Praha 1 bölgesinde yer ayırtmakta fayda vardı.
Booking.com aracılığıyla rezervasyon yaptırdığımız apartman dairemize yerleşiyoruz. Bir açık mutfaklı yatak odamız, bir tuvalet ve bir banyomuz var. Odamız yeni sayılabilecek dönemde Ikea'dan döşenmiş. Mutfakta basit yemek yapabilecek her türlü ekipman, kettle, tabak çanak,çeşit çeşit bardak var. Banyoda çamaşır askılığı ve çamaşır makinesi var.

Saat 16:30 gibi Apartmanımızdan çıkıp etrafı keşfetmeye karar veriyoruz. Bi bakıyoruz, hava kararıyor. Apartman Palladium alışveriş merkezinin 3 dakika yakınındaymış meğer. Orayı sonra gezmek üzere, apartman sorumlusu Daria'nın önerdiği restoranı bulmaya karar veriyoruz. Sonradan anladığımız üzere çok kestirme bir yerden ulaşabilecekken biraz uzun yoldan restoranı bulmayı başarıyoruz. Açıııız... Restoran barın üst katında yer bulmayı başarıyoruz. Güzel bi yer, menü geniş. Birimiz geleneksel, birimiz tanıdık lezzet söylüyoruz ki birbirimizden alarak riski azaltıp aç kalmayalım. geleneksel daha güzel çıkıyoor.
Bütün gün yolculuğun üzerine hem bu yemek hem buz gibi bira o kadar iyi geliyor ki...

Gezilecek noktaların keşfi...

Kahvaltıyı dışarıda yapacağız. Bu açlıkla olan en acıklı keşif safhası.. Gelmeden önce Pegasus magazinde Çok Gezenler Kulübünün önerisi olan noktayı hedefliyoruz. Çoook yürüyoruuuz, çook açııız...Umarım orada gerçekten o cafe vardır ve orada gerçekten kahvaltı namına bişeyler vardır. Çünkü uzun yol hattında açık ya da kahvaltı edilebilecek hiçbir yere rastlamadık. Süprizleri sevmeyen, iştahsız ama aç eşimden çoook korkuyorum!:) Neyse ki öyle bi yer varmış, ve kahvaltı da şahaneymiş...Ama lütfen haritanıza iyi bakın ve bizim gibi uzun yolları denemeyin.

Tok, mutlu ve neşeli Pragı keşfetmeye devam... Vlatava nehrini bulup yanından yürüyerek hedeflerimize birbir gidiyoruz.
16:30 gibi hava kararıyor. Bu yüzden gündüz gözüyle göreceklerimizi bu saate kadar tamamlamaya çalışıyoruz. Gece nasılsa Old Town çok güzel ve orada vakit geçirmek çok keyifli.
Tarihi, mimari ve gurme turunu bir arada gerçekleştirmeye çalışıyor, ufak molalarimizda haritamızı ,  noktalarımızı çalışıyor ve bir şeyler içiyoruz. kahvaltımız genelde dopingli olduğundan ikindiye kadar bişey yeme ihtiyacı duymuyoruz.
Hava ilk gün çok soğuk, kar montumuz, içliklerimiz ve berelerimiz iyi ki üstümüzde! Karın Pragı daha da güzelleştireceğini düşündüğümüzden kar beklentisini hoşlukla karşılıyoruz. Ancak sonraki günler hava daha yumuşak ve yağışsız. Pragın karsız geçen 2. Aralık ayına biz denk geliyoruz.
Ama bu mevsimi tercih etmemizin esas sebebi yılbaşı ağaçlarıyla süslenmiş meydanlarda içimizde jingle bellsleri çaldırmak... Her meydan ki özellikle bize çok yakın olan Old Town ve Palladium Avm önündeki  meydanları ağaçlar, süsler, yemek ve souvenir satan sokak standlarıyla dolu. Satıcı standları yılbaşı dolayısıyla varmış...her yer şıkır şıkır ve iştah kabartıcı...
Prag'da herkes çok güzel ve anlaşılır İngilizce konuşuyor ancak ben her zaman gittiğim yerin anadilinden 3-5 kelime de olsa öğrenmeye çabalar ve onların hoşuna giden bu kelimleri kullanmaya özen gösteririm. İşte işe yarayacak bir kaç kalıp : 
Merhaba – Dobry den – (dobreh den)
Günaydın – Dobre rano – (dobreh rahno)
İyi akşamlar – Dobry vecer – (dobreh vehcher)
iyi geceler – Dobrou noc – (dobroh nots)
Güle güle – Nashledanou – (nas-klehdanoh)
Lütfen – Prosim – (proseem)
Teşekkür ederim – Dekuji – (dyekooyi)
Evet / Hayır – Ano / Ne – (ano / ne)
Özür dilerim – Prominte – (prominyte)
Adım – Jmenuji se … – (ymeenooye se)
Ne kadar? – Kolik? – (kolik)
… nerede? – Kde je … ? – (gde ye)
Bir … istiyorum – Chtel bych … – (khtyel bikh)
Anlamıyorum – Nerozumim – (nerozoomeem)
Bir … alabilir miyim? – Mohl(a) bych dostat … ? – (mo-hla
bikh dostat)
Bu ne? – Co? – (tso)
Nasılsınız? – Jak se mate? – (yak-se mah-te?)
Fatura, lütfen. – Prosim, ucet. – (pro-seem oo-chet)
Garson! (bayan) – slecno – (slech-no)
Garson! (erkek) – pane vrchni – (pane vrkh-nyee!)
Mutlu olmanın en güzel yolu güzel anılar biriktirmekse Prag'da güzel anılar yaşıyabileceginiz öyle çok yer var ki.
Hergün 5-6 km yürümeye hazır olun. Pragda ulaşım metro, tramvay,  fayton gibi seçeneklerle dolu olsa da yürüyerek çok rahat gezilen bir şehir.

Eski Şehir -Old Town:
Bir sürü  dükkan , kafe ve  restoranlarla dolu Eski Sehir'in kalbi olan Old Town Square cok canli bir meydan.

Meydandaki Astronomik Saat görülmeye değer. Her saat başı saatteki kuklamsı heykeller hareket ediyor.  Saatin karşısındaki cafede sıcak şarabınızı yudumlarken bu güzel anı yakalayabilirsiniz.

Prag'a gelip Kaleye(Prazsky Hrad-Prague Castle) gitmemek olmaz. Kaleye yürüyün. Saat başlarında kale kapısında asker değişim seronomisini izleyin. Kaleden Prag manzarası şahane. Kalenin icindeki St.Vitus Katedrali gotik mimarisiyle ihtisamli ve urkunc. Gece oralarda karanlikta olmak istemem. Kale ile ilgili bilgiler için www.hrad.cz

Rudolfinum önündeki şık lambalariyla benim en sevdiğim binalardan biri oldu. İmkanınız varsa burada bir akşam konsere gidin.


Benim gibi Beatles hayranı olun ya da olmayın ama Lennon Wall'u mutlaka görün. Benim gibi çooook mutlu olun.

Franz Kafka müzesini gezin.
Nehire,  Prag'a güzellik katan kugulari fotoğraflayın.
Onları besleyin.
Charles Köprüsüne çıkmadan önce kanal boyunca uzanan demirlere aşkınızı kilitleyin.



Charles Brigde'n mutlaka geçin.
Nehir kenarında yürüyün.
Dans eden evi (Dancing House, Tančící Dům)görün.
Wenclass Meydanı, National Theatre, National Museum gibi önemli noktaları keşfedin.
Gece hayatı renkli olan Prag'da ister Old Town Meydanında Hard Rock Cafe gibi tercihler yapabilirsiniz. Diğer Hard Rock Cafelere göre daha uygun fiyatlı dükkanı ve restoran barı olan Hard Rock Cafenin sıcak,  ilgili ve guler yüzlü personeli sizinle yakından ilgilenecek. Cafesi için bir gece önceden rezervasyon yaptırmayı ihmal etmeyin.

Ya da Dlouha Caddesindeki barları tercih edebilirsiniz. Gece için üstünüzu değiştirdiniz, optimum şıklığı yakaladınız ama o soğukta ince naylon çoraplarla dolaşan Çek kızları havanızı sifirlayabilir. Zira sizin altınızda kot, onun altında da içlik ya da termal tayt var. En iyisi güzel Çek biralarına dalmak.
Çek birası demişken; biralar güzel de insan Türkiye'deki gibi bira yanında bi ikram bekliyor. Boşuna beklemeyin, boşuna menüde aramayın, bira yanında kuruyemiş, cips ya da patlamış mısır dünyalarında yok. Eşim Prag'a kuruyemiş dükkanı açılmalı acilen diyor😆

Pragda yaşayan arkadaşınızla buluşun.  20 yıl üzerine, ısmarladığı sahane kahvaltı eşliğinde sohbete kaldığınız yerden devam edip
mutlu olun.


4 güne alışveriş de sıkıştırın. Her yerden hediyelik eşya alabilirsiniz. Ama en uygun fiyatlar kalenin aşağısında ya da bu pazarda:


Macar çorbası olsa da burada da şahane yapılan gulas çorbasını için. Biz bu lezzeti dönüş ucusundan önce havaalanında yakaladık.
Prag'da aç kalmak imkansız.  Her bütçeye göre ister sokak lezzetlerini ister restoran menülerini tercih edebilirsiniz.
Kalın şişlere sarılan şerit hamurların kömürde pişirilip, şişten çıkarıldıktan sonra şekerli tarçına bulanarak hazır hale getirildiği (Türkiye'de makara adıyla yapılıp satılan) "trdelnik"i ister sade ister Nutellalı sıcak sıcak yiyin. Biz akşam üzeri dışarıda soğukta yedik. Çok iyi geldi, çok keyif aldık.



Prag... köprüleri, katedralleri, kuleleri, kuğuları, harika bozulmamış mimarisi, heryeri tertemiz mermer taşlı arnavut kaldırımı yolları  ile masalsı güzellikte... bu şehri çok seviyoruz...

Kızımızı özlüyoruz. Ona bişeyler almak için çırpınıyoruz. Bir dahaki sefere onla gelmeyi hayal ediyorum. Bunu en son Roma'da dilediğimde hiç planda yokken bir sene sonrasında kendimizi onunla Roma'da bulduğum aklıma geliyor, gülümsüyorum.
Artık Pragın en güzel suprizleriyle ona kavuşma zamanı geldi. Istanbula uçuş zamanı.
Bi de Pegasus Magazinde Çok Gezenler Kulübü tavsiyelerini ekleyeyim:


Son olarak; Prag'la ilgili paylaşımlarından yararlandigimiz arkadaşım Ebruya, tüm blog yazarlarına, Çok Gezenler Kulübüne, bizi sorunsuz konaklatan booking.com'a, temiz arabaları,  guler yüzlü şoförleri ve dakikligiyle bizi sıkıntısız havaalanı ve otel arasında getirip götüren 24ATP şirketine, bizimle spontane bir program ayarlayan ve bizi ağırlayan üniversiteden sınıf arkadaşım Berrin'e, beni ve kizimizi mutlu etmek için çırpınan ve çok iyi bir gezi arkadaşı olan eşime çok teşekkürler. Uğur canım bir sonraki seyahatimiz bakalım nereye olacak?

Sizler de umarım bu seyahat guncesinden keyif alır ve faydalanirsiniz. Hepinize güzel anılarla dolu mutlu seyahatler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder